Bel Fıtığı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bel Fıtığı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Ağustos 2017 Pazartesi

 Belimde Kist Var Ne Yapmalıyım?

Halk arasında sinir kistleri de denen, yani bel ağrısı şikayeti olan bir insanın belinden çekilen MR(manyetik rezonans) görüntülerinde tesadüfen karşımıza en sıklıkla çıkan belde kist görüntüsü; aslında tıbbi adıyla “Tarlov kisti”dir ve bunlar sinirlerin hemen çevresinde yer alırlar. Söz konusu kistler aslında iyi huyludur, yani büyümez veya hastaya bir zarar vermezler. Genellikle hastanın belinde çocukluktan beri durup dururlar.
Ayrıca nadiren görülen faset kisti de iyi huylu bir kisttir ve basmakta olduğu sinire yaptığı basıyı ortadan kaldırmak, yani bacak ağrısı tedavisi için ameliyatla çıkarılır. Yine nadiren görülen kist hidatik ise hayvanlardan bulayan bir hastalıktır, ancak bu kistin ameliyatla çıkarılması sırasında asla patlatılmaması gerekir ki; başka organlara atlamasın, yani kötü huylu bir hale dönmesin.
Ancak bu tip kistleri olan hastalara ameliyat yapılacaksa, bu kistin varlığının cerrah tarafından bilinmesi önemlidir; çünkü ameliyat sırasında istemeden patlatılırlarsa, bunların tamirinde büyük güçlükler çıkar ve hasta çeşitli sorunlar yaşayabilir. Sizin de kulağınıza çalınmış olabilir, “ameliyattan sonra belimden su akıyor” diyenler; işte bu hastalarda mevcut bulunan kistler ameliyat öncesinde gözden kaçırılmış olabilir. Yani eğer böyle bir kist varsa belinizde ve size ameliyat önerildi ise, deneyimli bir beyin cerrahi hocası aramaya başlayın.

7 Ağustos 2017 Pazartesi

Omurga Travması Nedir?

Önemli bir kaza, yüksekten düşme, güçlü bir darbe sonucunda; yani ciddi bir travma ile omurga kemikleri yani boynumuzda, belimizde, sırtımızda yer alan çok sayıdaki omurga adındaki kemikler ile, bunların birbiri üzerinde hareket etmesini sağlayan disk yani küçük yastıkçıkların hepsi etkilenmektedir.
Bu şekilde güçlü bir omurga travması sonucunda boyun kırığı, sırt kırığı veya “bel kırığı”, “kuyruk sokumu kırığı” yanı sıra; “disk fıtığı” yani “bel fıtığı” veya “boyun fıtığı” da ortaya çıkabilir. Tüm bu zedelenmelerin bu bölgelerde ağrıya yani “bel ağrısı”, “boyun ağrısı”, “sırt ağrısı” gibi ağrılara; veya “boyun tutulması”, “kulunç”, “bel tutulması”, “pöçük ağrısı” gibi yakınmalara yol açması kaçınılmazdır.

Ciddi bir travma sonrası bu tip yakınmaları olanların bir an önce bir beyin cerrahi hocası bulmalarında yarar var, çünkü zamanında yapılmayan ameliyatlar sonra hastaya çok pahalıya patlayacaktır.

7 Temmuz 2017 Cuma

Bel Korsesi Nedir, Neden Kullanılır?

Bunlar kişinin beline takılan korselerdir. Korse, kişinin vücuduna dışarıdan uygulanan ve belli bir şekli olabilmesi için elastik liflerden örülmüş bir çeşit kılıf anlamına gelir.
Bel korsesi kimi zaman bel ağrılarında kısa süreli kullanılan, sadece beli sarmaya yaran bir korse şeklindedir. Kimi zaman da içinde metal çubuklar bulunan, üstte kaburgalardan ve altta leğen kemiğinden destek alarak; hastanın belini sağa-sola veya öne-arkaya eğmesini önleyen tiptedirler. Bu tip bel korseleri genellikle bazı bel ameliyatlarından, bel kırıklarından sonra tercih edilirler.

Bel korsesi kullanımında dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, bunların daima gün içinde doktorlarca önerilen sürelerle; ve yine doktorlarca önerilen süre boyunca kullanılmasıdır. Yani ne daha fazla, ne de daha az…

29 Haziran 2017 Perşembe

Bel Ağrısı Nedir? Bel Tutulması Neden Olur?

Bel ağrısı veya bel tutulması, aslında bel fıtığı başlangıcı denen durumun ilk işaretidir. Her insan, ömrü boyunca en az bir kere bel ağrısı çekecektir. Bel ağrısı dünyadaki en sık ikinci ağrı nedeni olduğu gibi, aynı zamanda 45 yaş altında en sık görülen şikayettir de. Söz konusu bu ağrı akut olabilir, yani bel tutulması birden bire tüm şiddetiyle başlayabilir. Zaten bel tutulması, aslında bel ağrısı nedeni ile kısa bir süre insanın belini oynatamaması demektir. Buna doktorlar aksiyel bel ağrısı veya mekanik bel ağrısı da diyorlar. Bu durum birkaç güne kadar sürebilir ve genellikle biraz istirahat etmekle veya kendiliğinden biter.

Bazen de bel ağrısı kronik olabilir, yani tekrarlayan bir bel ağrısı veya tekrarlayan bel tutulmamaları şeklinde görülebilir. Özellikle de bu ağrıların sabah erken saatte olup gün içinde geçmeleri, bazı romatizma hastalıklarının da habercisi olabilir. Unutmamak gerekir ki her yirmi bel ağrısından sadece biri akut olarak başlar, yani bir çeşit burkulma, incinme gibidir. Üstelik bel ağrısı kalça eklem sorunları, idrar yolları hastalıkları veya leğen kemiği eklem sorunlarından da kaynaklanıyor olabilir; o yüzden de deneyimli bir doktora esaslı bir şekilde muayene olmak çok önemlidir. Belinizdeki tutulmaların şiddeti, süresi ve sıklığı artıyorsa ve de özellikle ağrı bacağınıza inmeye başladıysa, hemen kalıcı bir çözüm bulmak zorundasınız. Üstüne üstlük, kilonuz da fazla ise artık hemen bir diyetisyenin yolunu mu tutarsınız; yoksa iyi bir doktor mu aramaya başlarsınız bilemem...

23 Haziran 2017 Cuma


Doktorlar arasında “hareket koruyucu cerrahi” adı da verilen ve omurgalara konan cihazların bir miktar harekete izin vererek; genç yaştaki insanların aktif hayatına engel olmayan ve daha ileriki yaşlarda ekstra sorunlar çıkmasını önleyen modern bir ameliyat türüdür. Bu cihazlar kimi zaman disk ekleminin yerine konan yüksek teknoloji ürünü protezler, kimi zaman hareketli başlıklı oynar vidalar veya bir miktar harekete izin veren esnek çubuklar şeklinde olabilmektedir.
Bu cihazlar insanın doğal yapısına çok daha uygun ve omurlar arasındaki normal hareketlere izin veriyor. Yani tıbbi adıyla “füzyonsuz stabilizasyon” sağlıyor ve uzun vadeli sonuçları daha iyi.

Üstelik geri dönüşü olmayan ameliyatlar da değillerdir. Yani bu ameliyatlardan sonra, eğer istenen başarılı sonuç elde edilemedi ise; halk arasında platin ameliyatı denen omurga hareketlerini dondurucu “füzyon” ameliyatları son çare olarak yapılabilir. Söz konusu hareket koruyucu ameliyatlar ancak gelişmiş merkezlerde, bu konuda deneyimli omurga cerrahları tarafından yapılabilmektedir.

13 Haziran 2017 Salı

Bel Fıtığında Ameliyat Şart mı?

Bu soruyu “Bel fıtığında ameliyat şart mı?” veya “Disk hernisi ameliyat edilmeli mi?” diye de sorabilirdiniz. Cerrahların tüm hastalarına ameliyat önerdiği gibi bir algı var. Oysa benim ameliyat önerme oranım taş çatlasa %10’u geçmez. Yani gördüğüm her on hastanın en fazla birine ameliyatla tedavi öneriyorum. Zaten bundan daha çok ameliyat yapmaya zamanım da, enerjim de izin vermez. Eminim pek çok aklı başında cerrah meslektaşım için de durum bundan farklı değildir.
Oysa unutmamak gerekir ki bir dahiliye doktoruna, nöroloji uzmanına vs. gittiğinizde elinizde bir tedavi önerisi, bir reçete almadan asla dışarı çıkmazsınız. Zaten bir çözüm önerisi ile karşılaşmazsanız da hayal kırıklığına uğrarsınız. Benzer şekilde beyin cerrahınız da size bir çözüm önerisi getirecektir. Sanmayın ki bu her zaman sizi ameliyat etmek istemesi anlamına gelsin.