15 Eylül 2017 Cuma

Beyin Kisti, Araknoid Kist Nedir?

Beyin kistleri, herhangi bir şikayetle doktora gidip de; beyin tomografisi çekilen bir insanın beyninde; tesadüfen karşımıza en sık çıkan lezyonlardır. Beyin kisti çok büyük bir sıklıkla aslında iyi huyludur ve hastanın beyninde çocukluğundan beri duruyordur. İşte beyinde tesadüfen tespit edilen bu iyi huylu kistlerin arasında, en sık rastlanan ise tıbbi adı ile araknoid kist. İçi beyin omurilik sıvısı (BOS) dolu bu boşluklar genellikle doğumdan beri mevcut olduğu gibi, kimi zaman travmalara ve menenjit gibi enfeksiyonla bağlı olarak sonradan da gelişebiliyorlar.

Çok nadiren sara veya epilepsi hastalığına yol açabildiklerinde, ya da beynin o bölgesindeki işlevini bozduklarına karar verildiğinde; aynı hidrosefali hastalığında olduğu gibi, takılan bir şant ameliyatı yolu ile tedavi edilmeleri gerekiyor. Herhangi bir şikayete yol açmayanlar ise, huy değiştirme olasılığına karşı beyin cerrahları tarafından belli zaman aralıkları ile takip ediliyor. Eğer zaman içinde büyürlerse veya hastanın sinir sistemi muayenesinde bazı önemli bulgulara yol açarlarsa yine ameliyat yapılıyor. Tabii ki böyle bir kistin varlığını, hastanın başvurduğu hekimlere bildirmesi de çok önemli bir detay.

11 Eylül 2017 Pazartesi

Metastatik Beyin Tümörleri :

Metastatik beyin tümörleri, vücudun başka bir yerindeki tümörün kan yoluyla beyne yayılması sonucu gelişen tümörlerdir. Zaten metastatik beyin tümörleri, diğer tüm beyin tümörlerinden dört kat daha fazla görülürler. Akciğer, meme, kalın bağırsak, mide, cilt ya da prostat kanserleri nedeniyle tedavi gören hastaların %20 ila %40'ında beyin metastazı ortaya çıkabilir. Hatta bazı hastaların beyninde birden fazla sayıda metastatik tümör bile saptanabilir.
Çoğu beyin metastazının, daha vücuttaki asıl tümör saptanmadan önce beyinde ortaya çıkabildiği de bilinmektedir. Hatta bazı hastalarda, beyinde metastaz görüldüğü halde, başka hiçbir organda yerleşik asıl tümör bulunamaz.

Tüm beyin tümörlerinde olduğu gibi metastazların tedavisi de cerrahidir, elde edilecek sonuç ise; tümörün köken aldığı organ, yayıldığı organ sayısı, beyindeki metastatik tümör sayısı, hastanın yaşı, başka hastalıklar bulunup bulunmaması gibi pek çok faktörle ilişkilidir.

5 Eylül 2017 Salı

Baş Ağrısı Beyin Tümörüne mi Bağlıdır?

Baş ağrısı aslında benim öncelikli olarak uğraştığım bir konu değil. Ama en iyi doktoru bulma peşinde olan insanların yolu bana da düşüyor tabii. Bu konuda vermek istediğim iki mesaj var:
1: Her baş ağrısını her nöroloji uzmanı tedavi edebilir, yeter ki ona altı aylık bir şans tanıyın. Yani baş ağrısının artık standart hale gelmiş bir tedavi planı olduğu ve bu tedavi basamak basamak ilerlediği için, hep aynı doktora onun çağırdığı aralarla giderseniz; baş ağrınız geçecektir. Üstelik gittiğiniz doktorun çok ünlü, çok tecrübeli birisi olması da gerekmez.

2: Eğer “Daha önce başım hiç böyle ağrımamıştı!” diyorsanız veya “Başım ağrıyınca kusuyorum, bayılıyorum” diyorsanız, işte o zaman eyvah. O gibi durumlarda bir beyin cerrahına başvurmanız gerekir.

28 Ağustos 2017 Pazartesi

Yoğun Bakım Ünitesi Olan Hastaneler Hangileri?

“Beyin kanaması”, “beyin damar tıkanması” gibi hastalıklar nedeni ile veya bir travmaya, kazaya bağlı olarak hasta koma durumunda acil servise kaldırıldığında, hekimler ve hastanın yakınları yoğun bakım servisi olan hastane  arayışına giriyorlar. Çok haklı olarak da en iyi yoğun bakım merkezine ulaşmak istiyorlar.
            Aslında Ankara’da yoğun bakım ünitesi olan hastaneler arasında tüm sağlık bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerini, üniversite hastanelerini sayabiliriz. Tabii ki özel hastanelerdeki yoğun bakım merkezlerinde kimi zaman Avrupa, hatta Amerika standartlarında hizmet alınabilen çok iyi yoğun bakım merkezleri olduğunu unutmamak gerekir.
Ancak acil servislerde kullanılan boş yoğun bakım yatağı arama sistemlerinin, bazı özel hastanelerdeki boş yerleri her zaman göremediğini; hastaların günümüzde buralara ancak kendi olanakları ile ulaşabildiklerini de hatırlatmak istiyorum.

Yeri gelmişken, SGK anlaşması olan bazı özel hastanelerde yoğun bakım hizmetlerinden ekstra bir ücret alınmakta olduğuna da dikkatinizi çekerim.

22 Ağustos 2017 Salı

Spastisite Tedavisinde İlaç Pompası Ne İşe Yarıyor?

Spastisite tıbbi bir terim olup, kol ve bacaklarda ağrılı ve harekete izin vermeyen kasılma, sertleşme durumu olması demektir. Bu durum bazen kafa travması veya omurilik travması sonrasında, bazen de doğumsal anomali, konjenital bozukluk sonucu gelişebilir. İşte bu hastaları rahatlatabilmek için günde bir kaç kere ve yüksek dozda verilmesi gereken kas gevşetici ilaçlar, zamanla; hastalarda sersemlik, uyku artması, güçsüzlük gibi yan etkilere yol açabiliyor. Bu durumda hastaya ilaç pompası takılıyor.
Söz konusu ilaçlardan yarar gördüğü bilinen ama verilmesi gereken yüksek doz nedeniyle ilacı kullanamayan ve tabii ki zeka düzeyi de rehabilitasyona yeterli olan hastalarda, önce söz konusu ilacı doğrudan hastalığın kaynağı olan omurilik bölgesine vererek bir test yapıyoruz.  Eğer hasta belirgin bir yarar görürse, daha sonra hastanın cildinin altına; programlanıp dışarıdan kontrol edilebilen, ilacın birkaç ayda bir iğne ile içine doldurulduğu, üstelik yine dışarıdan şarj edilebilen bir ilaç pompası takıyoruz. Bu ilaç pompaları yüksek teknoloji ürünü cihazlardır.
Sonuçta hastaların en az üçte ikisinde, özellikle bacaklardaki sertlik azaldığı için; yaşam kalitesinde belirgin düzelme elde edilebilmektedir.