ameliyat korkusu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ameliyat korkusu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Mayıs 2017 Salı



 
İkinci Ameliyatı Kime Yaptırmalı?

Daha önce fıtık ameliyatı olmuş; ama “nüks”, “rekürrens”, “rezidü”  şüphesiyle tekrar ameliyat önerilmiş hastaların ikinci ameliyat yapılmadan önce detaylı değerlendirilmesi çok önemlidir. Mesela hastada nüks bel fıtığı düşünülüyorsa kontrast  madde verilerek yapılan ilaçlı MR (manyetik rezonans) tetkiki çok değerlidir. Hasta detaylı şekilde, gözden kaçırılmış bir şey var mı diye de araştırıldıktan sonra karar vermek gerekir. İkinci ameliyatı yapacak cerrah seçerken, mutlaka bu tip ameliyatlarda deneyimli birini bulmak şarttır; çünkü üçüncü bir şansınız olmayabilir.
“Terzi başkasının söküğünü dikmez” sözü, cerrahlar için de geçerlidir. Başvuracağınız cerrahların çoğu size ikinci bir ameliyatı yapmak istemeyip, sizi ilk ameliyatınızı yapmış olan cerraha geri gönderecektir. İşte bu sırada çok dikkatli olmanız gerek. Eğer ilk ameliyattan da yarar görmedi iseniz, muhtemeldir ki aynı cerrah tarafından yapılacak ikinci ameliyattan da yarar görmeyeceksiniz. Çünkü atılacak her yanlış adım bir başka yanlış adımı davet edecektir. 

19 Aralık 2016 Pazartesi





Tekrar Ameliyat Olmam Gerekebilir mi: Evet, böyle bir ihtimal gerçekten de var. Birincisi, eğer cerrahınızın ameliyattan sonra sizden mutlaka uymanızı istediği kuralları hiçe sayarsanız, ameliyatınızın başarılı olma şansını sıfırlayabilirsiniz ve tekrar ameliyat olmanız gerekir. Buna doktorlar “Rekürrens” derler. İkincisi, ameliyat sonrası gerekli önlemleri alıp yaşam tarzınızı doğru yola çevirmezseniz, ameliyat olduğunuz bölgeye komşu olan organlarda benzer bir sorun ortaya çıkabilir; yani mesela ameliyat edilen diskinize koşu olan disk te fıtıklaşabilir. Değil mi ki sırada bekleyen boynunuzda 7, sırtınızda 12 ve belinizde 5 diskiniz var. Buna doktorlar “Komşu Segment Hastalığı” derler.
Üçüncüsü, bazı hastalıklar doğaları gereği tekrarlama eğilimindedirler, yani alınan tüm önlemlere karşın yine ameliyat olmanız gerekebilir, örneğin bazı beyin tümörlerinde üst üste 3-4 kez ameliyat olmak durumunda kalabilirsiniz. Buna da doktorlar “Rekürrens” derler. Dördüncü ihtimal de, cerrahınız kimi zaman ameliyat sırasında karşılaştığı bir tersliğe bağlı olarak; kimi zaman da önceden planlanmış olarak ameliyatı bir noktaya kadar yapıp, kalan kısmını daha sonra ve daha uygun bir zamanda yapmaya karar verebilir. Buna doktorlar kendi aralarında “Rezidü” derler. Bu karar tabii ki keyfi değil, hastanın sağlığını korumak amacıyla alınan bir karardır.



12 Aralık 2016 Pazartesi





Ameliyat Korkusu: Ameliyat olmaktan mı korkuyorsunuz? Çok normal. Tabii ki korkacaksınız. Eminim annenizden babanızdan, hatta dedenizden ne hikayeler dinlemişsinizdir. O devirlerde gerçekten de ameliyat korkusu hala insanların hayatta kalmasını sağlayan bir korkuydu, aynı ilk çağlardaki gibi.  Modern hastanelerin ve ameliyathanelerin olmadığı dönemlerde, doğru dürüst narkoz tekniklerinin henüz geliştirilmemiş olduğu dönemlerde, antibiyotikler daha keşfedilmemişken, hatta daha elektrik ışığı bile yokken ameliyatlar yapılıyordu. İnsanlar ameliyata girerken vasiyetlerini yazıp, herkesle helalleşip giriyorlardı.
            Ama artık 21. yüzyılda yaşıyoruz. Çevrenize bir bakın, göreceksiniz. Artık böyle tarihi önemi olan bir korkuyu kenara bırakmak gerek. Artık ameliyat korkusu, karanlık korkusu kadar eski ve anlamsız bir korku. Pek çok ameliyat neredeyse sıfıra yakın bir riskle yapılabiliyor. Üstelik belki diğer pek çok alanlardakinin aksine, tıpta; özelikle de beyin cerrahisinde Türkiye bilimsel alanda beşinci, altıncı sıralarda yer alıyor. İnsanlar Avrupa ülkelerinden gelip bize ameliyat oluyorlar.

            Bu yüzden, gayet doğal bir duygu olan ameliyat korkunuz üzerine oynayan kötü niyetli kişilerin tuzağına düşmeyin. Size “Aman sakın ha ameliyat olmayın!” diyen kişilere, özellikle de bu kişiler eğer doktorsa; söz konusu ameliyatı yapıp yapamadıklarını sorun. Acaba “Ameliyat olmayın” derken, aslında “Ben bu ameliyatı yapamam” mı diyorlar? Acaba bir yetersizliklerini açığı vurmakta zorlanıyor olabilirler mi? Böyle bir sakıncadan bahseden, gerçekten tecrübeli bir cerrah, özellikle de yaptığı ameliyatlarla tanınan bir akademisyen ise ancak o zaman söylediğini ciddiye alın...