Boyun ağrısı günlük yaşamda çok sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Bazı meslek grupları boyun ağrısı yatkınlığı gösterirler. Masa başı yoğun bilgisayar kullanımı gerektiren ofis işlerini yapan kişiler, öğretmenler, şoförler, bedensel olarak yoğun iş yapanlar gibi.
Boyun bölgesinde 7 adet omur bulunur. Omurlar arasında disk adı verilen ve hem başımızı her yöne çevirmemizi sağlayan hem de başın ağırlığını taşıyan kıkırdak doku bulunur. Boyun omurları içerisinden omurilik, omurlar arasında bulunan deliklerden ise kollara giden sinirler çıkar. Boyun omurları çok hareketli bir yapıya sahip olduğu için boyun ağrısı sık karşılaşılan bir yakınmadır. Erişkin yaş grubundaki insanların yarısı yaşamlarında en az bir kez boyun ağrısı atağı geçirir. Bu kişilerde sık görülen boyun ağrısı, başın bittiği yerle omuzların başladığı bölge arasında herhangi bir yerde hissedilebilir. Ancak boyun ağrısının bu bölgeyle sınırlı kalmayıp, sırta ve kollara vurduğu da olur.
Başlıca iki çeşit boyun ağrısı vardır: Çoğunlukla duruş-oturuş bozuklukları nedeni ile boyunu etkileyen küçük travmalar veya boyun kaslarını ve bağ dokusunu etkileyen küçük zedelenmeler nedeni ile olan ve başa, omuzlara ve kollara yayılan "mekanik boyun ağrısı" ve daha nadir olarak görülen ve boyun fıtığı (Servikal disk hernisi), boyun omurlarında kireçlenme yani dejenerasyon / yıpranma (Servikal spondilozis), boyun omurga kanal daralması sonucu omurilik tutuluşu (Servikal spondilotik miyelopati) gibi omurga patolojilerine bağlı ağrı. Tabii enfeksiyon hastalıkları, iç organ hastalıkları, kemik hastalıkları, tümörler, omurga iltihabı ve hormonal hastalıklara bağlı olarak ta boyun ağrısı oluşabileceğini unutmamak gerekir.
Boyun ağrısı şikayetiniz varsa, daha karmaşık nedenlerden şüphe etmeden önce; yatağınız ve yastıklarınız iyi ürünler mi, bütün gün stres seviyeniz yüksek mi veya iş yerinde sürekli klavyeye doğru boynunuzu eğerek uzun saatler çalışıyor, uzun süre boynu eğik şekilde sabit tutarak kitap okuyor, el işi yapıyor, uzun süre araba sürüyor, yatarak televizyon izliyor musunuz bir gözden geçirin. Bu sorulardan bir veya ikisine ‘evet' diye cevap verdiğinizde; ağrıya yol açan durumla ilgili gereken değişiklik yapıldıktan sonra, iki-üç gün içerisinde ağrı giderek azalır ve bir-iki hafta içerisinde de kaybolur.
Boyun ağrısı kola sıçramışsa ve kolda hissizlik, uyuşma ya da güçsüzlük gibi şikayetler görülüyorsa; eğer ağrı günden güne azalacağına kötüleşiyorsa; genel olarak bir halsizlik, kendini iyi hissetmeme şikayetiyle birlikte boyun ağrısı da varsa; ağrıyla beraber ateş, kilo kaybı gibi belirtiler varsa; boyun ağrısının yanı sıra idrara çıkmakla ya da yürümekle ilgili de bir problem yaşanıyorsa; boyun kemiklerinde hassaslaşma, yumuşaklık dikkat çekiyorsa; iltihaplı veya iltihapsız romatizmal hastalık ya da kanser gibi önemli bir hastalığın yanı sıra boyun ağrısı başlamışsa hemen bir uzmana başvurmak gerekir.
Başlangıçta boyun hareketleri ağrılı olduğu için kişi boynunu hareketsiz tutmak ister. Ancak boynun sertleşmesini engellemek için ağrının izin verdiği ölçüde, derecesini sürekli artırarak doğal hareketler yapmak gerekir. Boyunluk kullanmak boyun hareketlerini kısıtlayacağı için önerilmez. Boynun normal hareketlerine en kısa sürede kavuşması ağrının kronikleşmesini engeller. Ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar mekanik ağrıları dindirir. Çeşitli egzersizler, ağrıya neden olan uzun süreli baş öne eğik kötü duruşun düzeltilmesi ve boynu zorlayan hareketlerden kaçınmak genel olarak uygulanan tedavi yöntemleridir. Gerginlikten kaynaklanan ağrılara karşı masaj, sıcak banyo ve egzersiz gibi kas gevşetici aktiviteler de işe yarayabilir. Ağrılı dönemde boyun hareketleri kısıtlı olacağı için araba kullanmak gibi ani refleks gerektiren işlerden kaçınılmalıdır.